Bariatrik Cerrahide Beslenme İlkeleri
Kasım 25, 2021 / By Nihat.Gulaydin-2021 / Posted in Beslenme ve Diyet
Ameliyat Öncesi Beslenme
Ameliyat planlanan hastada uygulanacak cerrahi prosedürün başarısını veya başarısızlığını önceden tahmin etme olasılığı zor olduğundan, hangi bariatrik cerrahi operasyonunun uygulanacağına obezite ve metabolizma cerrahları karar vermelidir. Hasta için karar verilmiş olan operasyon, hastanın var olan hastalıklarına, ağırlık kaybı beklentisine, ameliyat komplikasyonları da göz önüne alınarak verilmektedir. Olası ameliyat komplikasyonlarının önlenebilmesi için medikal, psikolojik, beslenme ve cerrahi açıdan değerlendirmede her aşamada son derece dikkatli davranılmalıdır. Ameliyat öncesi beslenme durumunun değerlendirilmesi, ameliyat sonrası hastanın beslenme alışkanlıklarının değişmesinde ve kalıcı olmasında son derece önemlidir.
Ameliyat Sonrası Beslenme
Bariatrik cerrahi sonrası, hastanın beslenme durumunun değerlendirilmesi ve ameliyat sonrası düzenli takip zorunlu olmalıdır. Ameliyat sonrası ağırlık yönetimine karar verilmiş olması, ağırlık kaybı için son derece önemlidir.
Sleeve gastrektomi ve Roux-en-Y Gastrik Bypass sonrası beslenme prosedürleri, genel hatları ile aynıdır. Hastaların ameliyat sonrası besin toleransları farklılık gösterebilir. Birinci aşama diyeti hastanede kaldığı süre içinde hastanın uygulayacağı, uzun süre uygulanması önerilmeyen 1-3 günle sınırlandırılan bir beslenme tedavisidir.
İkinci aşama diyeti hastanın taburcu olduğu gün ile ilk 3 haftayı kapsamaktadır. Bu süre içinde besinlerin kıvamları farklılık göstermektedir. İkinci aşama beslenme tedavisinde sıvı, püre ve yumuşak besinlere yer verilmektedir. Beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesinin hedeflendiği, beslenme eğitimlerinin önem kazandığı 3. aşama diyetinde hasta katı besinleri beslenme programına dahil edebilmektedir.
Üçüncü aşama diyeti, vitamin ve mineral destekleri ile yeterli-dengeli beslenmeyi hedeflemektedir.
Aşamalı Diyet Yaklaşımı
Ameliyat sonrasında doktorunuz ve diyetisyeniniz herhangi bir şey söylemeden hiçbir şey yemeyiniz ve içmeyiniz.
1. Aşama Diyeti
Şeffaf Sıvı Diyet (Hastanede 2. Ve 3. Günler)
Su , elma suyu, şekerisiz komposto , tanesiz et tavuk suyu , bitki çayları, protein desteğinden oluşmaktadır.
Su, taze sıkılmış elma veya üzüm kompostosu, şekersiz ılık çay içmeye başlayabilirsiniz. Bu içeceklerinizi her saat başı 30 ml şeklinde içiniz. Eğer 30 ml içmenizde bir sıkıntı olmaz ve tolere edebilirseniz miktarı 60 ml’ ye çıkartabilirsiniz.
NOT: İçtiğiniz 30 ml içecek siz de mide bulantısına sebep olduysa, her yarım saatte 10-20 ml şeklinde içeceklerinizden içiniz!
Her zaman vücudunuzdan gelen sinyallere dikkat edin! Tok olduğunuzu hissettiğiniz an bir şeyler içmeyi sonlandırın.
İçeceklerinizi yavaşça yudumlayarak içiniz. Kesinlikle pipet kullanmayınız!
Tadını çok beğendiğiniz bir içeceği bitirmek için lütfen uğraşmayın. Tok olduğunuzu hissettiğinizde durun! Unutmayın, ara verip içeceğinize sonra da devam edebilirsiniz!
İçeceklerinizi fazla miktarda ve hızlı tüketmeniz bulantı ve kusmaya sebep olabilir. Fakat tüm özeninize rağmen bulantı ve kusmanız devam ediyorsa lütfen doktorunuzla iletişime geçiniz.
Aşırı soğuk ve sıcak sıvılar tüketmeyiniz. Ağrıya neden olabilir.
2. Aşama Diyeti
Tamamen Sıvı Diyeti (1. Hafta)
Hastaneden taburcu olduktan sonra, sıvı diyete devam etmelisiniz.
Herhangi bir problemle karşılaşmadıysanız, sıvı diyete 14. Güne kadar devam etmelisiniz.
Bulantı ve kusmayı önlemek için lütfen sıvılarınızı yavaşça tüketiniz. Eğer tolere edebiliyorsanız, yarım saatte bir 60 ml sıvı alabilirsiniz. Hatta sıvılarınızı, 60 ml sıvı+60 ml protein karışımı şeklinde tercih ediniz. Tok olduğunuzu hissettiğinizde lütfen durunuz!
6-8 bardak su ve kafeinsiz, şeker ilavesiz, düşük enerjili ve yüksek proteinli içecek içmeyi ihmal etmeyiniz.
Vitamin ve minerallerinizi size önerildiği gibi almayı ihmal etmeyiniz.
Protein tüketiminin son derece önemli olduğunu biliyorsunuz. O nedenle diyetinizde, protein oranı yüksek sıvılara yer veriniz ve en az 60 gr protein almayı unutmayınız.
Önerilen sıvılar ve Yarı Sıvılar:
-
Su
-
Yağsız et/tavuk suyu
-
Şekersiz meyveli içecekler
-
Kafeinsiz kahve, açık çay
-
Sulandırılmış meyve suyu (günde 120 ml su ile sulandırılmış maksimum 120 ml meyve suyu)
-
%1 yağlı ya da yağsız süt
-
Soya sütü, badem sütü, pirinç sütü, laktozsuz süt, probiyotik süt içeceği
-
Az yağlı ya da yağsız yoğurt, probiyotik yoğurt (sulandırılmış ayran şeklinde)
Püre Diyeti (Ameliyat Sonrası 2. Hafta)
İki hafta sıvı diyetten sonra, yavaşça biraz daha kıvamlı besinlere geçiş yapabileceksiniz. Bu besinler daha kıvamlı olarak karıştırıcıdan geçirilmiş ya da bebek mamaları gibi iyice ezilmiş olmalıdır.
Sıvı diyetten sonra püre diyeti uygulamalısınız. Katı besinlere direkt geçiş yapmamalısınız.
Çiğnemek en önemli anahtarınızdır. Çiğnemeden hızlıca tüketilen besinler bulantı ve kusmaya neden olabilir.
**Katı-sıvı ayrımı yapılacak. Sıvılar öğünlerinizle birlikte tüketilmeyecek. Sıvılar ya da su öğünlerinizden en az 30 dakika önce ya da sonra alınmalıdır.
Vücuttaki su kaybını önlemek için günde en az 6-8 bardak su içmeye özen gösterin
• Yumurta (rafadan ile başlayıp, yağsız omlet, menemen, haşlanmış şekilde tüketilebilir)
• Az yağlı veya yağsız peynir (lor peyniri tercih edilebilir)
• Tofu
• Haşlama, ızgara veya buharda pişirdiğiniz sebzelerin püreleri,(örneğin közlenmiş patlıcan, kabak ve havuç fırın mücver vb)(Dilerseniz yoğurtla karıştırılarak tüketilebilir.)
• Izgara, buğulama veya fırın yöntemiyle pişirilmiş balık tercih edilebilir.
• Ton balığı (yağsız veya yağı süzülmüş)
• Blenderize edilmiş çorbalar, önceki hafta başladığınız çorbalara ek olarak mantar ve brokoli çorbası tüketilebilir.
• Kabuksuz elma, şeftali, muz, kayısı gibi yumuşak meyveler (portakal ve greyfurt gibi asitli meyveler, ayva, nar, kavun, karpuz hariç)
• 1 orta boy ( 90gr) patatesin püresi
• Porsiyonunda şeker oranı 10-13 gr’dan az olan bebek püreleri
Yumuşak Katı Beslenme (Ameliyat Sonrası 3. Hafta)
Püre diyeti uygularken herhangi bir tolerasyon problemi yaşamadıysanız, yumuşak gıdalara yavaş yavaş geçiş yapabilirsiniz. Bundan sonra diyetinizde şuana kadar kullandığınız karıştırıcılardan vazgeçebilir, yumuşak diyetinizi çatal kullanarak hazırlayabilirsiniz.
İlk deneyeceğiniz yiyeceği tek başına denemeniz önemle rica olunur. Tolerasyon sıkıntısı olursa 1 hafta sonra aynı yiyeceği tekrar deneyebilirsiniz.
Lütfen porsiyon kontrolü yapınız. Porsiyonlarınız için küçük renkli tabakları, çatalları ve kaşıkları tercih edin.
Vitamin ve minerallerinizi size önerildiği gibi almayı ihmal etmeyiniz.
Öncelik Proteinlerindir! Günde 60 gr protein almanız gerektiğini asla unutmayınız.
Vücuttaki su kaybını önlemek için günde en az 6-8 bardak su içmeye özen gösterin.
Günlük 1 öğününüze çiğ sebze ekleyiniz .
Örneğin; 1.Gün: Kahvaltıda 1 adet çeri domates , 2.Gün: Öğlen çoban salata
3. Aşama Diyeti
Düzenli Diyet (Ameliyat Sonrası 4. Hafta)
Yumuşak diyetinizde herhangi bir tolerasyon problemi ile karşılaşmadıysanız artık düzenli diyete geçiş yapabilirsiniz. Bundan sonraki yaşantınızda sürdürülebilir sağlıklı beslenme programını yaşam tarzı haline getirmeniz çok önemlidir.
Sürdürülebilir Sağlık Beslenme İçin Önemli İlkeler
Yeterli ve dengeli diğer bir deyişle sağlıklı beslenme; süt ve ürünleri (yoğurt, ayran, peynir vb.), et ve ürünleri, tavuk, balık, yumurta ve kuru baklagiller (mercimek, kuru fasulye, nohut vd.) ile yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem vb.), taze sebzeler, taze meyveler, ekmek ve tahıllar (bulgur, pirinç, makarna vb.) besin gruplarının yeterli ve dengeli bir şekilde tüketilmesidir.
Günlük enerji alımı dengelenerek ve fiziksel aktivite artırılarak vücut ağırlığı denetim altına alınabilir. Sağlıklı beslenme; yaşamın sürdürülmesi, büyüme ve gelişme, üretkenlik, sağlık ve iyi hal için anne karnında başlayan yaşamdan, bebeklik, çocukluk, ergenlik ve yetişkinlikten yaşlılık dönemine kadar uzanan tüm yaşam sürecinin olmazsa olmazıdır.
Yeterli ve dengeli beslenme ilkelerine uygun olacak şekilde günde üç ana öğün tüketilmelidir. Özellikle kahvaltı öğünü atlanmamalıdır. Kahvaltı öğününün atlanması sağlıklı vücut ağırlığının sürdürülebilirliğini engellemektedir. Öğünlerde çeşitli besinlerin tüketimi sağlanmalıdır.
Öğün aralarında enerji içeriği düşük olan besinler (meyve, sebze, süt ve ayran gibi) tüketilmeli ve sağlıklı besin seçimine özen gösterilmelidir.
Basit karbonhidrat, toplam ve doymuş yağ içeriği yüksek olan yiyeceklerin (şeker, çikolata, kek, pasta, börek, çörek, yağlı, kremalı ve içeriği bilinmeyen her türlü yiyecek) tüketiminden kaçınılmalıdır.
Enerji içeriği yüksek olan içeceklerin (şeker eklenmiş gazlı/gazsız içecek ve hazır meyve suları gibi) yerine su, süt, ayran, taze sıkılmış meyve suyu gibi sağlıklı içecekler tercih edilmelidir.
Vücut ağırlığının denetiminde posa içeriği yüksek olan besinlerin tüketimi önemlidir. Bunun için beyaz ekmek yerine tam tahıl ürünleri, pirinç yerine bulgur pilavı, sebze ve meyve sularının yerine sebze ve meyvenin kendisi tüketilmelidir. Kuru baklagillerin tüketimi artırılmalıdır.
Yiyecekler iyice çiğnenmeli, yavaş yavaş tüketilmelidir.
Su tüketimine özen gösterilmelidir. Su ve diğer sağlıklı içecekler; yiyeceklerimizin sindirimi, emilimi ve hücrelere taşınması, yaşam ve sağlık için gerekli biyokimyasal tepkilerin oluşması, hücrelerin, dokuların, organ ve sistemlerin çalışması, metabolizma sonucu oluşan zararlı maddelerin taşınması ve atılması, vücut ısısının denetimi ve eklemlerin kayganlığının sağlanmasında rol oynar. Su bütün bunların yanında kalsiyum, magnezyum ve flor gibi temel mineralleri de sağlar. Bütün bu vücut fonksiyonlarının yerine getirilmesi vücut su dengesinin korunması ile mümkündür. Vücudun su dengesi; solunum, idrar, ter ve dışkı yoluyla oluşan su kaybının, içecekler ve yiyeceklerle alınan su miktarları ile yerine konması ile sağlanır. Dolayısıyla günlük su alımı 2,0-2,5 litrenin (8-10 su bardağı) altına düşmemelidir.
Enerji dengesinin sağlanması için porsiyon miktarlarına (büyüklüğüne) dikkat edilmelidir.
Dışarıda yemek yeneceği zaman sağlıklı seçimler yapılmalıdır. Izgara, haşlama, buğulama gibi sağlıklı pişirme yöntemleri tercih edilmeli, yağlı ve kremalı soslarla hazırlanmış yiyeceklerden ve kızartmalardan kaçınılmalıdır.
Yiyecek içecek alışverişi yaparken besin etiketleri okunmalıdır. Etikette yer alan porsiyon başına enerji ve besin ögesi içeriklerine dikkat edilmelidir.
Etler ızgara edilirken etle ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak, kömürleşme olmayacak şekilde ayarlanmalıdır. Aksi halde kanser yapıcı maddeler oluşur.
Aşırı tuz (sodyum) tüketimi, diyette fazla miktarda toplam yağ, doymuş yağ, trans yağ ve kolesterol tüketimi, şeker ve şeker ilave edilmiş besinlerin fazla miktarda tüketimi, çok tuzlu, salamura, çeşitli teknolojik işlemler uygulanmış, bazı katkı maddeleri kullanılmış sebze ve meyvelerin tüketimi azaltılmalıdır.